Seni düşünüyorum..
Şaşırmadın biliyorum.
Ama bilmediğin nasıl düşündüğüm,
aklıma nasıl geldiğin, gelipte geçmeyişin…
Misal…
Kadıköy’de sokak köpekleri
tarafından etrafımızın çevrildiği bir sabahta geliyorsun aklıma, oradan
Sinop’ta balkonda yatarken şaşkın bakışlarla ‘günaydın’ diyorsun bana.. Birden
Kümbet’te elin yüzümde gözlerimin içine bakıp beni sevdiğini söylüyorsun..
Sabahın kör vakti vardığımız
Bozcaada’da kumsalda resmimi çekiyorsun…
Hep gülüyorsun..
Bana hep gülerek bakıyorsun..
Yüzüne baktığımda aklımda tek bir
soru kalmayan zamanlar..
Yüzüne baktığımda, önü, arkası,
sağı, solu yok..
Benimlesin, o kadar benimlesin ki
hiçbir şey yok..
Seni çok özlüyorum… deli gibi
seni özlüyorum.
Seni düşünürken durduruyorum ne
varsa..
Seni çok özlüyorum sevgilim…
Kendimi kıskanıyorum düşünürken..
o derece özlem doluyum.
Kelimeler satırlara düşerken, hisler bir o kadar anlamsızlaşıyor..
Ama bir bilsen içimi, bir
bilebilsen içimdeki seni, nasıl sevdiğimi..
Garip bir sevgi benimkisi
söylüyorum ama anlatamıyorum.
Sana içimde kocamaaaaann bir yer
açtım.
Baya büyük bir yer, sana özel,
senin için..
Göğüs kafesimi tamamen dolduran
aldığım nefes gibisin..
Bazen yakıp geçen, bazen nefesimi
tutup geri vermek istemediğim hava gibisin..
Hiç damarındaki kanın akışını
hissettiğin oldu mu? Sıcacık olur elin ayağın birden ..
Öyle dolaşıyorsun damarlarımda..
Elim, ayağım oluyorsun çoğu
zaman..
Senin için, sana doğru yürümem
bundan.
Her organın bir görevi olduğunu
öğrenmiştim biyoloji dersinde..
Ama öğrendiklerimin aksine,
öğrendiklerime ilave görevleri olduğunu bilmiyordum.
Mesela beynim bir sana çalışır
oldu, gözlerim gördüklerini seninle ilişkilendirmeden iletmiyor görüntüyü
beynime.. aldığım kokular mutlaka sana çağrışım yapıyor, kalbim artık sadece
kan pompalamıyor, sen gönderiyor damarlarıma, oradan hücrelerime…
Midemde atan bir nokta var
bilirsin.. seni düşünürken hızlanıyor, elimi koyduğumda büyüyen bir yumru gibi
orada atan.. ve ne zaman elimi koysam, SEN koca bir sonsuzluk oluyorsun
aklımda.. geçsin istemiyorum, belki bu sebeple doktora dahi gitmiyorum.
Sonra serotonin var.. Güya sinir
hücrelerine elektrik sinyalleri taşır.. beynin çalışmasında hayati rol oynayan
bu nörotransmitter, işi gücü bırakmış bir tek seni bana taşır..
Ne varsa bende, içinde sende
varsın. Seni öyle katmışım ki bana ayrışmıyorsun..
Ayrı tutmam mümkün olmuyor seni
benden…
Gördüklerimi görmemiş olsaydım
belki, bir ihtimal eksiltebilirdim seni..
Ama gördüm, biliyorum, bir ben
vardım başkaca hiçbir şey yoktu..
Bir ben vardım, bir de adım
kalbinin sesinde…
Bir sen varsın, bir de adın kalbimin
her bir zerresinde..
Günlük gibi bir blog olmus etkinlikte gorup yeni kesfettim ve takibe aldim. Ve bu gercek isminizse eger gercekten sahane;)
YanıtlaSilBende bloguma beklerim.
Bakimlimakyaj.blogspot.com
Teşekkür ederim. Umarım keyifle okur, yorumlarınızı esirgemezsiniz:) Sevgiler,
Sil