4 Ağustos 2016 Perşembe

KAÇ!!!! Mutluluk geliyor!!!




‘Ne o mutlu olmadın mı? diye sormuştum.
‘Valla mutlu olmayı sevmiyorum. Öyle bir felsefem yok’ demiş, bunu derken de yüzünü ekşitmişti. Gülmekten yerlere yatmıştım bu haline.
Aklıma geldikçe güldüğüm bu durumu düşünüyorum birkaç gündür. Gerek mutluyken yazdığım yazılara aldığım yorumlar, gerekse okunma sayısını göz önünde bulundurduğumda milletçe mutluluğu nasılda es geçip, mutsuzluğa körü körüne bağlandığımızı daha iyi görebiliyorum. Aslında bu bir tercih, bir yaşam şekli, yukarıdaki kısa konuşmada karşı tarafın dediği gibi bir felsefe..
Yıllar evvel bir virüs gibi kanıma giren ‘mutsuzluk’ illeti, beraberinde melankolik yazılar yazmama, bu tarzda yazılan yazıları okuyup, takip etmeme, hep kötüyü görüp, iyiyi es geçmeme neden olmuştu. Belki de kendimden kötü durumda olan, buhran içerisindeki insanları seçip bularak, o anki ruh durumumu daha bir katlanılır kılmaya çalışıyordum. Oysa iyiye güzele yoğunlaşarak daha kolay atlatabilirdim bu durumu. Gerçi denemedim, bilmiyorum. O yüzden şuan yapmadığım, denemediğim her yol bir rivayet gibi satırlarda yerini alıyor. Ama şu da bir gerçek ki sevmiyoruz mutluluğu.. Belki de o kadar mutsuzuz ki ancak başkasının mutsuzluğuna tutunursak, ‘beterin beteri vardır’ diyebileceğimiz durumlarla karşılaşırsak işin içinden çıkarız diye düşünüyoruz.
Peki mutluluk nedir? Yenen bir şey midir?
Bence mutluluk ‘düşünmediğin an’dır. Düşünmemekten kastım kaba bir tabirle mala bağlamak değil elbette. Anı yaşarken, olanların üzerinde haddinden fazla düşünüp mana çıkaracak vakti oluşturmamaktır. ‘Çok fazla şaapmamak lazım’ lafını fazlaca hayata dahil edebilmektir. Mutsuzken yazdığım satırlara oranla pekte fazla rağbet görmeyen, mutluluğumu yazdığım satırlarda da dediğim gibi, mutluyken yazacak bir şey bulamıyorum aslında. Ama yine de bunu denemek istediğimi de belirtmiştim. İşte bu yazı o denemelerden biri olacak yayınladığımda.. Şimdi size ben şöyle yaptım da oldu diyebileceğim bir metot yok. Bir sabah kalktım ve salak gibi güldüğümü fark ettim o kadar J AAA 1 dakika.. Bir gece önce yaptığım ve beni acayip rahatlatan şey mi acaba böyle mutlu etti beniiii… Ne mi yaptım? Şimdi arkadaşlar uzundur fazlalıklarımdan kurtulmaya çalışıyordum. Fazla kilolarımdan kurtulmuştum, fazla insanda yoktu çevremde ama fazla hatta çok fazla eşyam vardı. İşte ben o gece, gece yarısına kadar giymediğim ne varsa çıkarttım. Dağ gibi torbalar odanın köşesinde yer aldıkça ve torbaya her eşya ekleyişimde acayip bir rahatlama oldu. Şu bir gerçek ki, fazlalıklar insanı gerçekten yoruyor. Yormakla kalmıyor depresyona bile sokuyor. Neyse bu fazlalıklardan kurtulmayla ilgili olarak ayrıca bir yazı yazacağım. Zira daha tam anlamıyla bitirebilmiş değilim. Ama yaptığım kadarı bile rahatlamama büyük fayda sağladı. İsterseniz bir deneyin belki aynı faydayı sizde elde edersiniz..
Yada tüm yazdıklarımı boşverip kaçın mutluluktan, soran olursa sevmiyorum mutluluğu dersiniz..

Ben size kocaman bir gülümseme gönderiyorum, dileyenler önceki yazılarımdaki gözyaşlarımla beslenebilir..  

29 yorum:

  1. Şu mutluluk yazılarında on numara şarkılar koyuyorsun :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İçimdeki enerjiyi yansıtsın istedim :) Yazarken de dinlediğim şarkılar zaten.

      Sil
  2. :) benim mantık, beterin beteri var insanlr neler çekiyor; ama benimm acııımmmmm yaa ühüüü küçük müçük ama acıtıyor

    YanıtlaSil
  3. Hani derler ya rahatlık batıyor insana . Mutlu olmak için o kadar çok sebep varken herkes olduğu durumdan şikayetçi . Anneannemin dediği gibi şükrümüzü hiç bilmiyoruz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğru Tigrisim çok doğru.. O an durumun nasılsa ona odaklanıyorsun. Mutsuzken, mutlu olmam gereken çok şey var deyip mutlu olunamıyor. O yüzden düşünmemenin mutluluk getirdiğini savunuyorum ben. Bir sebep aramaksızın yada sebepsizce mutluluk diliyorum herkese..

      Sil
  4. Mutluluk zamanında, geç kalmadan gelmesi tercih edilen, tek kişilik olanına egoistlik diyebileceğimiz, ortamdaki uygunluğa, çevrende mecburi duran(ya evlenmişsindir, geri gidersek ailendekiler)ile şekillenen bir memnuniyet halidir.Şartlar uygun hale gelmedikçe ve etrafındakiler buna yardım ve yataklık etmedikçe, yaşanmaya, yaşanmaya hissedilmez hale gelir.Sonra durumlar uygun hale geldi diyelim... fizik tedaviye benzer (ara verilirse tehlikeye gireceği için,) sürekliliğine ihtiyaç duyan terapilerle hatırlanıp, tekrar yaşanması mümkündür.Ama hiç bir zaman, eski günlerinizde mutluluğu yaşayıp , herhangi nedenlerle kaybettiyseniz eskisi gibi olmak mümkün değildir.Kandıramadığın tek şahsiyet kendinsindir.Geç kalan mutluluk 'Hoop...'diye benimsenebilen ve kabul edilip yaşanan duygu durumu değildir.Zaman zaman izin verilen mutluluklarla yetinmek gerek ama mutlu olmam lazım diye zorlama ters teper bence.Bak sen gelip beni bloğumda mutlu ettin, güldürdün.Ama ben, biz, hepimiz, şu ortamda her şey yatışana, insan olduğumuz hatırlanıp ve haklarımız verilene kadar yamalı mutluluklar yaşarız ancak.
    Dilerim mutlu hisset kızım benim.Benim yazılarımı bazen okuma, zira ben artık drama yazarı olmaya karar verdim.Mutluluk yaşanır, anlatması kısa sürer ama mutsuzluk bir membağdır.İsteyen okur, ya da okumaz ama böyledir. :) Seni seviyorum tatlı kızım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ece abla yorumlarını nasıl özlemişim anlatamam. Böyle bana özel doyumsuz satırlarını görmeyeli epey olmuştu. Bu yüzdeeen öncelikle çok teşekkür ederim sana. Cevabıma gelince..
      Elbetteki şartlar uygun olduğunda daha anlamlı olur mutluluk, elbette zorla mutlu olunmaz ama mutlu olmak içinde şartları, kişileri, çevreyi, onu, bunu beklersekte çok beklemiş oluruz. Çünkü hayat hiçbirini aynı anda vermiyor, verse bile insanoğlu bir eksik, bir kulp bulabiliyor. Dedim ya fazla şaapmamak lazım diyerek bakmalı birazda. Senin de bunu beklemeni istemiyorum artık. Mutluluk sana çok yakışır ben biliyorum. Ayrıca senden özel bir ricam olacak lütfen ama lütfen bir süre gündemi takip etme!LÜTFEN ECE ABLA!
      Dramı severim bilirsin, seni de pek çok severim onu da bilirsin. O yüzden beni seviyorsan dinle beni. Okuma - izleme artık ya, seninkisi de can yeter ya!Hadi gül :D Seni seviyorum :)

      Sil
    2. Demin kaçtı gitti yorumum.Yeniden yazmıştım.Edebiyat acıyı, yada mutluluğu süsleme sanatıdır.Acı çekmeyenler (ama aynısını), ahkam keserler.Bir daha yorumların birbirine zıtlık oluşturacağı ve özellikle mutluluk konusunda yazılanlara yorum yapmayacağım.Sana yaptığım sondur.İlk yorumumda daha başka şeyler yazıyordu.Fakat şu an tesir altında kaldım.Ben zaman zaman mutlu oluyorum.Sana bunu yazabilirim.Ama yazılarda insanların şükretmeleri için yaşadıklarımı edebi bir dille yazmaya çalışıyorum.Seni seviyorum pıtırcık :))))

      Sil
  5. İyi dostlar daha da çok mutlu ediyor insanı.
    Hadi bakalım yazına davet; "Çayır çimen Moda buluşmasına" (:

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle.. Buarada beynim durdu sanırım 'çayır çimen Moda buluşmasını' anlamadım :)

      Sil
    2. Bu akşam 19:30 da Moda sahilinde etkinlik düzenledik, " çayır çimen Mode buluşması" diye...

      Sil
  6. Gülüşlerle beslenmek varken... Mutsuzluk tutunacak bir dal değil. Mutluluk da kaçırılacak bir şey değil. Sıkı tutmak gerek :)

    YanıtlaSil
  7. Gergin bir gündü veee yazın da, müzik de harika geldi.O zaman dans! renk! ;))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne güzel.. İnan çok sevindim :) o haldeeee dımtıs dımtıs :)

      Sil
  8. ben kaçmasam olur mu ki acebaaa:):) Bir piremsesin hep mutlu olması gerekiyor çünkim :):)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tabikisi prenses. Sizi ağırlamaktan memnuniyet duyarım :)

      Sil
  9. Mutlu insan görmek, mutlu birinin yazdıklarını okumak güzel:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Ne mutlu, ne güzel benim için. Teşekkür ederim. Sevgiler,

      Sil
  10. Fazlalıklardan kurtulmak çok doğru tespit. Eşya, arkadaş, ortam vs ne varsa :) Jill reklamındaki gibi atın atın :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah iyiliğinizi versin :))) Jill reklamı nereden aklınıza geldi. Çok güldüm sayenizde :)

      Sil
  11. Fazlalıkları at, mutluluğa yer aç. Yenilen. Bence çok iyi yapmışsın. Hayata bakış açını değiştiriyorsun farkındamısınn. Daha önceki yorumlarımda bundan söz etmiştim sana. Tavrın değişirse kaderinde değişir diye. Son günlerde yazdığın yazılarını okurken yaşadığın değişim ve onun getirdiği güzel enerji bizede yansıyor. Mutluluk, sevgi, bu her ne ise tutunduğun şeye sımsıkı sarıl.

    Sevgi ve selam ile :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten dediğin gibiymiş şimdi fark ediyorum. Umarım bu tavrıma sahip çıkarım. Bunu yansıtabiliyor olmakta ayrıca güzel benim için. Benim mutluluğum sebepsiz ve birden bire oldu. En güzeli de bir sebebe dayanmıyor oluşu. Kocaman sevgiler :)

      Sil
  12. Bence mutluluk ‘düşünmediğin an’dır.
    Üzerine bir çok şey yazılıp söylenilebilir. Sizin tarzınız ve bakış açınız bir çok sıkıntı da olan insana mutsuzluğa değil umuda sarilmayi anlatıyor yüreğinize sağlık.
    Saygılarımla

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öncelikle hoşgeldin :) Teşekkür ederim, sevgiler.

      Sil
  13. Yazınız ve müzik çok iyi geldi bugün, teşekkürler :) Katılıyorum, "mutluluk düşünmediğin andır!" :) Bu arada kaleminize sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O halde düşünmediğimiz anlara dostum :)

      Sil